Valizleri hazırladınız, şemsinizi yağmur çizmenizi ve rengarenk ince trikolarınızı ve bir de en sevdiğiniz yağmurluğunuzu yanınıza aldınız… Artık sonbaharda yeni, sakin ve huzurlu bir tatil yapmanın zamanı geldi. Yazın bunaltıcı havasını yalnızca ufak kaçamaklar ve tatillerle azaltmaya çalıştık fakat bunu her zaman yapamadığımız için yaz yine çok sıcak ve zor geçti çoğumuz için. Şimdiyse huzurun ve dinginliğin zamanları geliyor. Sonbaharın hüznünü yeni anılara ve tatlı anlara çevirmenin vakti şimdi.

Sonbahar Tatili Neden Avantajlı?

•       Yaz sezonu biter ve sonbahar başlar. Bu da demek oluyor ki ucuz konaklama, ucuz uçak biletleri ve kısacası ucuz tatil. Fiyatlar genellikle neredeyse yarı yarıya düşer. Aynı tatili yaz sezonunda çok daha fazla meblağlara yaparsınız.


•       Sonbahar ayları tatil yapmak kafa dinlemek isteyen için çok ideal. Kalabalık ve gürültülü bir tatil anlayışınız yoksa ve sakinlikten yanaysanız sonbaharda pek çok yer yaza oranla daha tenha olur. Bu da özellikle büyük şehirlerden kaçan beyaz yakalılar için bir tercih sebebi elbette.


•       Yaz döneminin aksine sonbahar aylarında otel, uçak ve otobüslerde yer bulma olasılığı çok daha fazladır. Sürprizlerle karşılaşmazsınız.


•       Karadeniz ve Marmara ile kuzey Ege dışında güney kesimlerimiz ve Kıbrıs’ta deniz suyu sıcaklıkları denize girmek için çok ideal seviyelerde olur. Yaz boyu kavurucu güneşte ısınan denizin tadı Eylül ve Ekim aylarında çıkar. Yani deniz turizmi için ideal aylardır diyebiliriz.


•       Aşırı terlemezsiniz çünkü güneş Temmuz ve Ağustos gibi yakıcı sıcaklık değerlerinde değildir. Güneş demişken, zararlı ışınlarını azaltan güneş, artık teninize zarar veremez! :)


•       Okullar açıldığı için çocuklu aileler tatillerini çoktan yapmış ve evlerine dönmüş olurlar. Bu da daha sakin bir tatil demektir, kabul edelim :)


•       Kültür turizmi için de çok ideal zamanlardır sonbahar ayları. Antik tiyatrolar beton yapıları ve kalabalık atmosferi sebebiyle çok sıcak ve bunaltıcı olabilir. Sonbaharda ise keşfedecek çok daha rahat vaktiniz olacaktır.

Bu içeriğimizde sizlere yalnızca gezip görülecek yerleri değil, bu hoş anıları da hafızanıza kazıyarak unutturmayacak güzellikte rotaları derledik. Sonbaharın renklerine bürünmüş harika bir manzara eşliğinde kahvenizi yudumlamaya hazır mısınız? İşte sonbahar tatili için 10 Muhteşem Rota…

Sapanca

Devasa ceviz ağaçlarının salgıladığı bol oksijen, yeşil ve sarının her tonunu bürünen bitki ve bin bir çeşit ağaçları ve göl kenarında geçirilecek muhteşem saatler Sapanca’yı sonbahar tatili için en iyi alternatiflerden biri yapıyor. Dönem dönem 70’e yakın kuş türüne de ev sahipliği yapan Sapanca’da konaklama ise dilediğiniz türe göre seçenekler barındırıyor. İsterseniz göl kenarındaki evlerde ya da ufak otellerden birinde veya kamp alanında karavan ya da çadır kampında konaklama şansınız var.  Özellikle Ekim ayının yarısından sonra doğadaki renk değişimlerine şahit olabileceğiniz Sapanca, hem büyük şehirlere yakın hem doğa tatili arayanlar hem de konforundan vazgeçmeyenler için ideal bir seçenek olarak karşımıza çıkıyor.

Sapanca’da ise yapabileceğiniz aktivitelerin başında ATV kiralayarak ekstrem sporlarla ilgilenmek, doğa yürüyüşleri, göl etrafında kiraladığınız bisikletlerle tura çıkmak, kayıkla göl gezileri ya da paintball gibi her zevke uygun aktiviteler yer alıyor. En kötü ihtimalle sevdiğiniz kişiyle birlikte Sapanca Gölü’ne karşı kahvenizi yudumlarsınız ve anın tadını çıkarırsınız :)

Ayder Yaylası

Rize Çamlıhemşin’in 19 kilometre uzağında olan ve 1350 km yüksekliğinde bulunan Ayder Yaylası, listemizde olmazsa ayıp etmiş olurduk :) Bulutların üzerinde harika bir tatil deneyimi için hazır mısınız? Şifalı kaplıcası, binbir çeşit çiçek ve onlardan elde edilen organik ve lezzetli balı ile çam ağaçlarıyla örtülü yemyeşil bir doğada kafa dinleyecek ve bu tatili neden daha önce planlamadığınızı sorgulayacaksınız! Dağcılıkla ilgileniyorsanız, doğa yürüyüşleri ve rafting gibi sporları seviyorsanız burası tam size göre. Gelin Tülü Şelalesi ve aşağı ve yukarı Ambarlık Şelalesi görülmeye değer doğal güzelliklerden. Eğer doğa ile tamamen iç içe olmak istiyorsanız, yaylanın merkezinde olan otellerden uzakta, yaylanın sonuna doğru olan çadır kampında konaklayabilirsiniz. Minibüsle ya da özel araçla gidilmesi de oldukça rahat. Değerlendirilesi bir tatil planı, ne dersiniz? :)

Kaş/Antalya

Kusursuz bir deniz manzarası eşliğinde sonbaharın en güzel deniz ürünlerini tatmak ve sakin Akdeniz akşamlarının büyüsünü yaşamak için sonbaharda Kaş’ta kaçamak yapmak mı… Var bi hayalimiz :) Sonbahar yağmurları altında Patara veya Kaputaş Plajında denize girebilir, yapılış tarihi M.Ö. 1. Yüzyıla dayanan Kaş Antik Tiyatrosu ve Antiphellos Antik Kenti kalıntılarını ziyaret edebilir ve yeşil ve saklı koylarında sevdiklerinizle hoş vakitler geçirebilirsiniz. Bunun yanı sıra yat ve tekne turları, trekking gibi aktiviteler de Kaş’ta oldukça popüler.

Bolu/Abant

Abant Gölü, Bolu’nun Mudurnu ilçesinin 18 km uzağında 1350 metre yükseklikte konuşlanmış bir heyelan gölüdür. Talı su gölü olan Abant’ı çevreleyen yemyeşil Tabiat Parkı, içerisinde birçok farklı bitki ve ağaç bulundurur. Orman içi yürüyüşler, göl kenarında bir tatil, sakinlik ve huzur arıyorsanız Abant’a gitmenizi şiddetle tavsiye ediyoruz. Dilerseniz göl çevresinde konuşlanan otellerde konaklayabilir isterseniz de Samat Yaylası yakınlarında bulunan çadır kampını kullanabilirsiniz. Doğa ile iç içe bir tatil için çadırı tavsiye ediyoruz. Konforlu bir tatil arayanlar ise otelden faydalanabilirler. Gezip görebileceğiniz ve sakin doğanın tadını çıkarabileceğiniz yerleri ise şu şekilde sıralayabiliriz: Yedigöller Milli Parkı, Seben Kaya Evleri, orman içi ve küçük göllerin çevresinde trekking, Orta Hamam, Saraçhane Camii…

Polenezköy/İstanbul

Kirazıyla meşhur bu beldemiz, yine sakinliği ve huzuru doğasıyla harmanlıyor ve ister günübirlik kaçamaklara ister Polenezköy içi ve çevresinde konuşlanan küçük otel ve pansiyonlarda birkaç günlük tatillere ev sahipliği yapıyor. Kendin pişir kendin ye mekanlar, zengin ev yemekleri ve köy kahvaltısı ile gastronomik bir heyecan da yaşatan Polenezköy, İstanbul’a yakın olması sebebi ile de tercih sebebi elbette. Özellikle at binmeyi sevenlerin uğrak yeri olmasının nedeni, etrafta bolca at çiftliği bulunması. Bunun yanı sıra uzun ve ağaçlı yürüyüş yolları romantik tatil arayanlar için de olukça ideal. 

Kaz Dağları

Rotamızı kuzey Ege’ye çevirdiğimizde Kaz Dağlarını es geçersek ayıp ederdik. Hem Çanakkale hem de Balıkesir sınırları içinde yer alan Kaz Dağlarında dilerseniz otel dilerseniz karavan ya da çadır kampı yapmak mümkün. Mis gibi dağ havasını içinize çekerken sonbaharın sarı, kırmızı ve turuncu renklerine bürünmüş onlarca, binlerce ağaç arasında uzun yürüyüşler yapmak ve bir şelale kenarında kahvenizi yudumlamak paha biçilemez bir deneyim olacak. Bunun yanı sıra hemen yakınında bulunan Akçay, Edremit, Altınoluk ve Güre gibi denize kıyısı olan yerlerde de konaklayabilir, kiraladığınız araba ya da kendi otomobilinizle Kaz Dağlarına günlük ziyaretlerde bulunabilirsiniz.

Kapadokya

Kapadokya için en güzel ayın eylül ayı olduğu söylenir. Sonbahara has sarı tonlarda renkler, balonla gökyüzüne yükseldiğinizde nasıl da büyülü bir atmosfer yaratıyor, bir bilseniz… Mağara otellerde konaklamak ise iyi bir tercih olacaktır. Bunun yanı sıra Kızıl Çukur’da yürüyüş yapmak, atlı geziler ve eski Rum mahallesi olan Sinasoss’ta gezintiye çıkmak bu büyülü havayı yaşamak için başlıca nedenlerden.

Alaçatı/Çeşme

Son yılların en gözde tatil beldelerinden biri olan Alaçatı, belki de en güzel sonbahar aylarında yaşanıyor. İzmir’in Çeşme ilçesine bağlı olan bu beldemiz, yazın bunaltıcı kalabalığından uzak küçük bir kasaba haline bürünüyor sonbahar aylarında. Arnavut kaldırımlı sokakları, sıcak ve samimi insanları, cumbalı tarih kokan evleri ve yel değirmenleri ile rüzgar gülleri sizi büyülecek bir atmosfere ev sahipliği yapıyor. Üstelik çarşının sonbaharın son ayına kadar açık olduğunu hatırlatmak isteriz. Alaçatı’nın yerel lezzetlerini tatmak, köylüsünden organik Ege bitkileri alışverişi yapmak ise listenizin başında yer almalı, bizden söylemesi :)

Cunda/Ayvalık

Ayvalık da özellikle son 10 yılda artan turist popülasyonu sayesinde, yaz aylarında turizmden kalkınan beldelerimiz arasında yer alıyor. Fakat pek çok beldemiz gibi burası da Eylül ayını görünce sakinleşen güzel yerlerimizden biri. Cunda adasının boğucu turist trafiği, Eylül ayında yerini balıkçılara ve kedilerine bırakıyor :) Cunda’nın eski Rum sokaklarına çıkın, bol bol fotoğraf çekin ve oralarda bir zamanlar yaşayanları hayal edin… Büyülü atmosferi ise Taş Kahve’de içeceğiniz köpüklü bir Türk kahvesi ile yaşamaya devam edin. Cunda’da konaklama ise otel, pansiyon ve çadır-karavan kampı olarak geniş seçeneklere sahip. Deniz suyu sıcaklıkları ise Eylülde gayet iyi. Ekim ve Kasım için aynı cümleyi kuramayacağız :)

Mardin

Mardin’in güzelliklerini keşfetmenin en güzel ayları elbette sonbahar. Yazın, özellikle gündüzleri kavurucu sıcaklardan dolayı gezip görmek zor olabiliyor çünkü. Mardin’in taş evleri, tarihi alanları ve kültürüyle sizi büyüleyeceğinden hiç şüphemiz yok. Aynı zamanda mutfağını keşfetmek kendinizi cennette hissettirecek :) Sıcakkanlı insanların evi olan Mardin tam bir kültür başkenti. Birçok inanca ve kökene sahiplik yapıyor ve tüm halkar barış içinde ve Mardin’in tarihine yakışır bir biçimde yaşıyor. Uçakla rahatlıkla ulaşabileceğiniz Mardin, bu sonbaharın ilk gezi ve tatil alternatifi olabilir, ne dersiniz?