Ailenize bir kedi birey katmaya karar verdiniz, bir barınağa gittiniz ya da yardıma muhtaç bir kedi görüp eve getirdiniz, hiç fark etmez! Bu büyük bir sorumluluktur ama bir o kadar da keyif veren bir durumdur. Kedinizin, yaşamı boyunca sizinle birlikte olacağını bilerek ilk adımı atmalısınız. O da ailenin bir ferdi olacak ve sevgi – saygı görmek isteyecek, aynı sevgi ve saygıyı da size gösterecektir.

Peki bu rehberi size niçin hazırlıyoruz? Öncelikle bu mühim kararda artıları eksileriyle size yardımcı olmak istiyoruz. Artıları o kadar fazla ki, eksilerini görmezden geleceksiniz, buna oldukça eminiz :)

Öncelikle bilmeniz gerekir ki, kedi bakımı sorumluluk ve biraz da maddi özveri isteyen bir olgudur. Onun karnının tok, sırtının pek olduğundan emin olmalısınız! Bunun yanı sıra ona şefkat, güven ve sevginizi bir ömür boyunca vermelisiniz ki, bunu istemdışı bile yapacaksınız ilk andan itibaren :)

Bu makaleyi de size bir rehber oluşturması için hazırladık. E buyurun içeriğimize!

Öncelikli İş: Evimizi Kedimize Hazırlamak

Şimdiye kadar, aile düzeninize göre ev düzenimizi oluşturmuştuk. Fakat onu bir bebek gibi düşünün ve nasıl ki bebeğimize hazırlık yaparız, müstakbel kedimizin ihtiyaçlarına göre de hazırlıklar yapmalıyız.

Evimizde ona sıcak bir ortam hazırlamak için, evinizi tekrar dekore etmeniz gerekebilir. Örnek vermek gerekirse, veteriner hekimler, kedilerin en az bir kez camdan düştüğünü belirtiyor. Bunu önlemek için camlara sineklik yaptırmamız gerekir. Ya da kedimiz için zararlı bitkiler varsa evimizde şayet, bunları ortadan kaldırmakta fayda vardır. Temizlik gereçleri, vileda kovaları gibi araç gereçleri de ortadan kaldırmazsak, kedimiz bunlara ulaşıp sağlığını bozabilir. Bunların yanı sıra, evde eğer alan yoksa, kedimizin oyuncakları, yatağı ve tırmalama tahtası için, ona bizim de sıklıkla vakit geçirdiğimiz alanda, örneğin salonda yer açmalıyız. Balkon, kiler ya da banyomuzda kendi tuvaletleri için alanlar oluşturmalıyız.

Araç – Gereç, Yatak, Oyuncak?!

Kedi sahiplenmenin en keyifli kısımlarından biri de kediniz için ufak tefek alışverişler yapmak sanıyoruz ki :) ona uyurken huzur bulacağı bir kedi yatağı, geniş ve orta derinlikte bir kum kabı, tırmalama tahtası ve kedi oyuncağı ile aşağıda bahsedeceğimiz özelliklerde kedi tarağı almalısınız. Ayrıyeten, mama ve su kabı (plastik olmayacak) almanız gerekiyor.

Beslenmeleri Nasıl Olmalı, Hangi Tip Mama Tercih Edilmeli?

Tıpkı bizler gibi, kedimizin de doğru beslenmesi, kalp damar hastalıkları, obezite ve daha pek çok hastalığı önlemek adına büyük önem teşkil ediyor. Bunun yanı sıra tüy sağlığını da doğrudan etkileyebiliyor.

Baharat ve çoğumuzun bildiğinin aksine süt, kedimize zarar verebilir. Eğer sokakta ya da çok aç bir kediye süt vermek durumunda kalırsanız, bu sütü muhakkak su ile yarı yarıya seyrelterek vermelisiniz.

Çiğ et de kedilere verilmemelidir. Örneğin ciğer verecekseniz, ki haftada bir öneriyoruz, haşlayarak vermeniz son derece önemlidir. Kaliteli bir mamanın protein değeri yüksek, tuz ve yağ değeri ise düşüktür. Bunun yanı sıra vitamin değeri yüksek mamalar tercih etmelisiniz.

Eğer sahipleneceğiniz kedi, 1 yaşından küçükse 0-12 ay maması tercih edin. 1 yaşından büyükse ve kısır ise, kısır kedi maması vermeniz gerekiyor.

Bunların yanı sıra evde muhakkak kedi otu bulundurmanız gerekir. Kediler kendilerine şifa olsun diye ya da karınları ağrıdığı için veya ağrımasını ya da bulanmasını önlemek amacıyla çim, ot yemek isterler. İnternette ya da çiçekçilerde bu kedi otlarından rahatlıkla bulabilirsiniz.

Bir diğer önemli konu ise mama ve su kapları. Bu kapları hemen her gün temizlemeye özen gösterin. Cam, porselen ya da seramik kap olması da çok ama çok önemli. Plastik kap kesinlikle kullanmayın; çünkü plastik, mikropları uzun süre üzerinde barındırabiliyor.  Sularını ise gün içinde de sık sık tazelemeye özen göstermelisiniz. Zira içine tüy, toz vb. maddeler girebiliyor ve kedimizin sağlığını olumsuz etkileyebiliyor.

Ayrıyeten, kedinize ev yemekleri vermemeye özen gösterin deriz. Çünkü bizim yediğimiz yağı maalesef onlar hazmedemeyebiliyor. Etleri haşlayarak vermekte fayda olduğunu söylemiştik. Bunun yanı sıra kılçıklı balık ya da kemik, kedimizin boğazında kalarak ona zarar verebilir. Yukarıda inek sütünün kedilere pek iyi gelmediğini söylemiştik; fakat yoğurt ya da ayran ile yapılan araştırmalarda, bu iki besinin kedilere zarar verdiği görülmemiş. Bunu da ek bilgi olarak geçelim.

Tuvalet Eğitimi ve Kum Seçimi

Yavru kediler, köpüşlere oranla daha hızlı bir biçimde tuvalet eğitimi alıyor. Kedinizi, kuma götürüp üzerine bırakmak ve daha sonra ona bu yeri birkaç kez göstermeniz yeterli diyebiliriz. Kuma çişini ya da kakasını yaptıktan sonra kendi kokusunu alacak ve öğrenecektir. Kum eğitimi bu şekilde başarıyla tamamlanacaktır :)

Kum kabı seçiminde ise dikkat edilmesi gereken nokta, kabın geniş ve orta derinlikte bir kap olması. Kedinizin içinde, tuvaletini yaparken kendini rahat hissetmesi ve kokusunu gizlemek için kum ile üstünü örtme işlemini rahat yapması gerekiyor.

Kum seçimi ise çok önemli bir mevzu. Piyasada pek çok kum olsa da, biz orta kalınlıkta ve silikonsuz ve parfümsüz kumları tercih etmenizi öneririz. Bu şekilde doğasına en yakın kum tercihini yapmış olacaksınız. Silikonlu kumlardan uzak durmakta fayda var, her ne kadar şişip kokuyu hapsediyor olsa da, bu kumlar doğal olmadığı için kediniz tuvaletini yaparken rahat edemeyebilir ve bu yüzden mutsuz olabilir ve evin belli kesimlerine tuvaletini yapabilir.

Tüy Bakımı

Kedişiniz eğer uzun tüylü ise petshop’tan uzun tüylü kedi tarağı almalısınız. Kısa tüylü ise de kısa tüylü tarak uygun olacaktır. Kısa tüylü kedilerin yıkanmaya ihtiyacı olmazken, uzun tüylü kedileri senede iki kez sıcak havalarda ve ılık suda yıkamanızda fayda var. Böylelikle tüyünde biriken yağlar temizlenmiş olacaktır. Yıkadıktan hemen sonra havlu ile temizleyin. Eğer fan sesinden korkmuyorsa kurutma makinesi ile hafif kurutabilirsiniz ama çok gerekli değil. Hava zaten sıcak olacağı için, o da kendine güneşli bir yer bulup kendini yalamaya başlayacak ve ikinci banyosunu da bu şekilde yapacaktır :)

Kedileri Ne Zaman Kısırlaştırmalıyız ya da Kısırlaştırmalı mıyız?

Kediniz kızgınlık dönemine 4 ila 6 ay arasında girmeye başlar. Bunu da, poposunu yere sürtmesiyle, duvarlara sürtünerek koku bırakmasıyla, erkek kediyse yatak, halı vb. eşyaların üzerine küçük çiş benzeri sıvı bırakmasıyla ya da çok fazla ve değişik bir tonla miyavlamasıyla anlayabilirsiniz.

Kimileri kedilerin kısırlaştırmasına, onların doğaları gereği karşı çıkıyor, kimilerinin de evde yaşayan kedinin çiftleşme şansı olmadığı için bu hisleri yaşayarak adeta ona “işkence” gibi geçecek bu süreci yaşamasına gönlü razı gelmiyor. Konunun tercihi tamamen size kalmış durumda. Fakat şunu da göz ardı etmemek gerekir ki, çiftleştirdiğiniz zaman doğacak bebeklerin yuvaları olup olmayacağından emin olmalısınız.

Kısırlaştırmada en önemli konu, yavru kedinin kısırlaştırılmaması. Yani eğer kediniz 4. ayda bile kızgınlık dönemine girmiş olsa dahi, muhakkak 8 ila 10. ayını beklemenizde fayda var. Bazı özel veterinerler 5-6 aylıkken de kısırlaştırma yapabiliyor; fakat çoğu hekim 8 ila 10 ayı ideal buluyor.

Kediniz bacaklarınızı ısırıyor, duvarlara ve yerlere sürtünüyor ve miyavlıyorsa kızgınlık dönemine girmiş bulunmaktadır, yukarıda da bahsettiğimiz gibi. 9.aya geldiniz ve artık kısırlaştırma vakti diyorsanız, bu aşırı dönemin geçmesini beklemelisiniz. Yani kızgınlığın ortasında bu kısırlaştırma işlemi yapılmamalı. Dönem dönem gelen bu kızgınlık halleri hafifledikten sonra veteriner hekime de başvurarak kısırlaştırma işlemini yaptırabilirsiniz. Ameliyattan 12 saat önce su ve mama vermeyi kesmeyi unutmayın.

Bu ameliyattan sonra ise kedinizin bakımı çok önemli. Ameliyattan sonra kediniz temiz bir eve gelmeli ki yaradan enfeksiyon kapmasın. Bunun yanı sıra yakalık takılabilir. Bu sayede kediniz yarasını yalayıp, onla uğraşamayacaktır. Anestezinin ve ilaçların etkisiyle kediniz durgun ve yarı baygın olabilir. Bu sizi endişelendirmesin. Bir süre sonra uykuya dalacak ve birkaç gün içerisinde de bir komplikasyon olmazsa kendini toparlayacaktır. Eğer toparlanma süreci uzun sürerse ve kediniz kısır kediler olan mamasından yemiyorsa (ameliyattan sonra 12 saat mama ve su vermeyin, daha sonra azar azar kuru mama verebilirsiniz) ya da su tüketmiyorsa veya 5 kereden fazla kusma ishal gibi olaylar varsa derhal hekiminize başvurmanızda fayda var.

Bunların yanı sıra hareket alanını kısıtlamanızı tavsiye ederiz. En azından yarası iyileşene kadar onla oyun oynamadan yakınlık kurmaya çalışın. Evde eğer ikinci kedi varsa, kısırlaştırma işleminden sonra onları bir müddet bir araya getirmemeye çalışın. Ayrıca veteriner hekimin verdiği antibiyotik tedavisini evde devam ettirmelisiniz. Nasıl uygulanacağını hekiminiz size anlatacaktır.

Sevgi, şefkat ve biraz mamaya ihtiyacı olan bir kediye yuvanızı açmaya hazırsınız diyor ve son söz olarak “Satın Alma, Sahiplen” diyerek makalemizi sonlandırıyoruz.

Sağlıcakla kalın… ♥